Moved Permanently

Yüreğir Belediyesi Mayıs ayı meclis oturumları sürüyor. Ali Demirçalı Başkanlı’nda toplanan Yüreğir Meclisi’nde gündem dışı söz alan meclis üyeleri CHP Genel Başkanı Gözgür Özel’e yapılan yumruklu saldırıya tepki gösterdi. 

CHP’li Yüreğir Belediyesi Meclis Üyesi Hacı Karaaslan, Özel’e yapılan saldırı Türkiye’nin  demokratik ve siyasetin onuruna yapılmış bir saldırı olduğunu söyledi. Hayatını kaybeden Sırrı Süreyya Önder’e Allah’tan rahmet dileyen Karaaslan,  siyaset, sanat ve söz bilgesi, toplumu bir araya getiren Sırrı Süreyya Önder’in ölümünün her kesimi üzdüğünü kaydetti. Kelimeleriyle yaraları saran, esprileriyle gülümseten, düşünceleriyle ufuk açan bir kişiyi uğurladıklarını belirten Karaaslan, “Bugün çok kıymetli bir insan için söz almış bulunmaktayım. Kelimeleriyle yaraları saran, esprileriyle gülümseten, düşünceleriyle ufuk açan bir yoldaşı uğurladık. Sırrı Süreyya Önder bu toprakların derin yaralarını  anlatabilen, nadir insanlardandı. O barışın diliyle konuşan, silahların sustuğu, sözcüklerin konuştuğu bir ülke hayal etti” dedi.

 Önder’in bir sözünü hatırlatan Karaaslan, “Kürsülerde söylediği bir söz vardı. Unutamam. ‘Birbirimizi öldürmeye bu kadar hevesliysek neden önce kendimizi tanımıyoruz?’ İşte o söz bile yılların içinden geçip bugün hala ne kadar çok şeye işaret ediyor. Sırf Süreyya Önder'in bir savunma değil, bir direniştir. Bazen giydirirken ağlatır, bazen ağlatırken düşündürürdü. Kendi deyimiyle ben hem gülerim hem düşünürüm. Çünkü başka türlü bu coğrafyada delirmeden yaşanmaz. Onu kaybettik. Evet. Ama geride Fikirler sözde ve samimi tebessümle bizimle. O barışın eşitliğin ve vicdanın sesi olmaya devam edeceğiz. Güle güle Sırrı abi. Sen artık sadece bir isim değil bir direniş biçimisin” diye konuştu.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e yapılan saldırıyı da kınayan Karaaslan, “CHP Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel'e yönelik gerçekleştiren yumruklu saldırı sadece bir kişiye değil Türkiye'nin demokratik değerlerine siyasetin onuruna ve halkın iradesine yapılmış açık bir saldırıdır. Bu tür eylemler ne bireysel tepki olarak açıklanabilir, ne de toplumsal bir öfkenin bahanesiyle meşrulaştırılabilir. Bu düpedüz bir şiddet girişimidir. Siyasi liderlere yönelik saldırılar sadece hedef alınan kişiye zarar vermekle kalmaz. Siyaset kurumuna sindirmeye, halkın seçtiği temsilcileri tehdit etme korku iklimi yaratmaya yöneliktir. Bu alçakça saldırı ülkedeki kutuplaşmayı körükleyen, farklı düşünceye tahammülü olmayan zihniyetin bir ürünüdür. Yumruğu atan el kadar bu elli cesaretlendiren şiddeti teşvik eden siyaset, siyasal söylemini kin ve nefret dili üzerinde kuranlar da bu suçun ortağıdır” şeklinde konuştu.

Şiddetin normalleştirilmemesi gerektiğini anlatan Karaaslan, “Toplum olarak hangi görüşten olursak olalım, şiddet asla normalleştirilmemeli. Suskunlukla ödüllendirmemeliyiz. Demokrasi sandıkta olduğu kadar saygıyla, fikirle, hukukta yaşar. Yumruklayan kişinin arkasındaki organizasyonun derhal  eksiksiz bir şekilde yargı önüne çıkarılması, cezasızlık algısının ortadan kaldırılması şarttır. Siyasete şiddet bulaşmasına izin verirsek kaybeden sadece bir parti veya lider değil, tüm Türkiye olur. Özgür Özel yalnız değildir. Demokrasiye, hukuka ve siyaset kurumuna sahip çıkan herkesin bu saldırıya karşı durması tarihsel bir sorumluluktur. Cumhuriyet Halk Partisi korkmaz, sinmez geri çekilmez. Bizim tarihimizde asla geri adım atmak yoktur” ifadelerini kullandı.